Üç boyutlu filmler

2009 yılında 9 üç boyutlu film vizyona girdi. 2010’da ise bu rakam 22’ye ulaşacak. Yani aşağı yukarı 2.5 katlık bir artış görülecek. Peki bu geçici bir olay mı, yoksa sinemanın geleceği böyle mi ilerleyecek? Bu soru karşısında ilk söyleyeceğimiz şey şu; bir şeyin yeni olması günümüzde çabuk tüketilen bir şey, bu sebeple de üç boyutlu filmlerin seyirci oranı yavaş yavaş düşüyor.

Bir üç boyut patlamasıdır gidiyor. 2008’de sadece iki üç boyutlu film vizyona girmiş. Ancak 2009’da bu sayı dokuza yükseldi. 2010’a baktığımızda ise şimdilik ilk altı ayda beş film izledik. Toplamda, 21 üç boyutlu eser gözüküyor yılın vizyon listesinde. Bir de tabii üç boyutlu Türk filmi ‘Cehennem’i ekleyince bu sayı 22’ye çıkıyor.

Üç boyut, ticari bir motivasyona dönüştü

Aslında üç boyut meselesi filmin daha çok gelir elde etmesini sağlayacak bir araç şimdilik. Bu sebeple de ticari bir motivasyona dönüştü. Fox, Buena Vista, Universal, Dreamworks gibi büyük şirketlerin yanında Lions Gate, Rogue Pictures, Summit Entertainment gibi bağımsız şirketler de piyasaya girdi.

Aslında şu sıralar IMAX ile REAL 3D savaşı yok Türkiye’de. Bildiğiniz üzere IMAX, normal sinema perdesinin birkaç katı büyüklüğünde bir perdede 35 mm yerine 70 mm olarak çekilmiş bir filmin yansıtıldığı teknoloji. 1950’lerde masraflı olduğu için birkaç filmin batmasına sebep olmuştu bu. Bu sebeple de sözünü ettiğimiz alanın sadece birkaç film ile karşımıza çıktığı görülebiliyor kurmacada. Öyle ki Türkiye’de sadece üç IMAX salon var. 2009’da da yalnızca “Avatar”, aylarca kapalı gişe oynadı AFM’nin bu salonlarında.

Animasyon atılımının ardından bu yıl korku filmleri zirve yapacak

Sektörde şu sıralar REAL 3D ve IMAX teknolojisinde üç boyutlusu olan genelde çizgi filmler ile sadece REAL 3D’de üç boyutlusu olan yine çizgi filmler ve korku filmleri öne çıkmaya başladı. Öyle ki 2009’da bunların birincisine “Avatar”, “Yeni Yıl Şarkısı” (“A Christmas Carol”), “Yukarı Bak” (“Up”), “Canavarlar Yaratıklara Karşı” (“Monsters Vs. Aliens”), “Buz Devri 3” (“Ice Age 3: Dawn of the Dinosaurs”) örnekleri verilebilir.

Diğer alanda ise “Sevgililer Günü Katliamı” (“My Bloody Valentine”) ve “Son Durak 4” (“The Final Destination”) başta olmak üzere “Koralin” (“Coraline”), “G-Force” gibi örnekler var. Tabii bunların yanında bir kısmı üç boyutlu olan yeni ‘Harry Potter’ filmi ile ülkemize iki boyutlu IMAX kopyasıyla getirilen “Müzede Bir Gece 2” (“Night at the Museum 2: Battle of the Smithsonians”) de teknolojik açılımlara uyuyor.

Aslında bu teknolojinin ömrü pek uzun değil. Ancak 2010’da korku, çizgi film ve çocuk filmi odaklı 22 film seyirci ile buluşacak. “Alis Harikalar Diyarında” (“Alice in Wonderland”), “Şrek 4” (“Shrek Forever After”), “Ejderhanı Nasıl Eğitirsin” (“How to Train Your Dragon”), “Titanların Savaşı” (“Clash of the Titans”), “Oyuncak Hikayesi 3” (“Toy Story 3”), “Kediler ve Köpekler Kitty Galore’un İntikamı” (“Cats & Dogs: The Revenge of Kitty Galore”), “Çılgın Hırsız” (“Despicable Me”), “Winx Club 2”, “Legend of Guardians”, “Around the World in 50 Days”, “Alpha and Omega” ve “Tangles”, listedeki çocuk filmi ve çizgi film kontenjanı.

“Avatar”ın devriminden Harry Potter yararlanacak

Korku filmlerine bakınca ise “Labirent”, “Piranha 3”, “Resident Evil: Afterlife”, “My Soul to Take”, “Testere 7”, “Amphibious” gibi küçük şirketlerin ithal ettiği tür örnekleri çıkıyor karşımıza. Tabii “Harry Potter” ve “Gulliver’s Travels”ın da “Avatar”ın devrim yaparak ‘Üç Boyutlu ilk IMAX kurmaca film’ statüsünü oluşturması sonrasında devreye giren eserler olacakları gözüküyor.

İzleyiciyi kandırmayalım!

Tabii burada birkaç öğeye de dikkat çekmek lazım, REAL 3-D adlı dijital, IMAX adlı ise pelikül odaklı üç boyutlu sinemayı daha şimdiden sömüren şirketlerimiz de var. Öyle ki yine 2009’da vizyona giren 2007 yapımı video filmi “İz” (“Scar”), yeşil ile kırmızı renklere sahip üç boyutlu gözlük camlarıyla izlenen eski model üç boyutlu teknolojiyi çıkardı karşımıza. Bu şirketin geri kafalı Özen film olması sürpriz değil. Tabii bu teknoloji bu yılki Garfield filminde de izleyiciye ulaştı R filmin katkılarıyla!

Aslında bu ikincisi iyi de gişe yaptı ilginçtir. Belki REAL 3-D ve IMAX geçici bir heves olarak kalacak, ancak sözünü ettiğimiz sinsilikleri yapıp ucuz üretimlerle izleyicileri kandırmamakta da fayda var. Zira Türk izleyicisi zekidir! Yine de 2010 sonundaki portrede üç boyutlunun ilk çıktığı dönemdeki gişe rakamlarını görmemiz zor gözüküyor. Onu da ekleyelim.
Related Posts with Thumbnails