Japon Prado, teknoloji yağmuruna yakalanmış

Toyota Land Cruiser serisinin iki otomobilinin de radikal bir yenilenme operasyonuna maruz kaldığını öğrenince önce Prado’yu kullanmak istedim. Bundan birkaç yıl önce benzinli versiyonunu kullandığım Prado’yu çok ama çok beğenmiştim. Prado, kesinlikle bir çok rakibi gibi sırf gösteriş olsun diye arazi aracı kılığına sokulmuş bir araç değil. Prado, arazi kabiliyeti çok yüksek bir araç.

Toyota’nın arazi araçları konusundaki başarısı herkesin malumu. Özellikle Land Cruiser hem prestijli hem de yüksek arazi kabiliyetli bir otomobildir. Ben Land Cruiser’lerin sıradışı arazi kabiliyetlerine birçok yol şartında tanık oldum. Ama kuşkusuz en etkileyici olanı standart lastikler ve standart süspansiyonla Dubai çöllerindeki kum tepelerinde bu araçların yüksek performansını izlemektir. Zaten bu otomobiller için Arap pazarı çok önemlidir.

Prado, birçok rakibi gibi sırf gösteriş olsun diye arazi aracı kılığına sokulmuş bir araç değil. Gerçekten arazide çok ciddi kabiliyet gösterebilen ve bunu yaparken da konfordan ödün vermeyen bir otomobil.

Ancak bu otomobillerde, Japon otomobillerinin çoğunda hâkim olan ve yıllardır tüm otomobil basınının eleştirdiği bir problem var: Malzeme kalitesinin düşüklüğü! Gerçekten de çok dayanıklı, güçlü ve uzun ömürlü motorlar üretip bunları şık tasarımlarla süsleyen Japonlar malzeme kalitesi ve yolcu kabini tasarım fakirliğinden yeni yeni kurtuluyorlar.

Prado ile geçirdiğim haftanın ardından şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, bu problem de artık tarihe gömülmek üzere.
Ama önce dış tasarımdan başlayayım değerlendirmeye. Açıkçası dış tasarımdaki değişiklik bir estetik operasyondan çok daha ileri gidememiş. Özellikle önden bakıp bunun yeni Prado olduğunu anlamak için uzman olmak gerek. Ön ve arka çamurluklardaki hafif şişirme operasyonu otomobile daha maskülen bir hava vermiş ve bu benim çok hoşuma gitti. Otomobilin yolcu kabinine yansıyan değişikler ise dış tasarımdan daha cesurca ve radikal. Prado’nun yolcu kabini tamamen değişmiş. Ve sanki bir teknoloji yağmuruna tutulmuş otomobil.

JBL markasını taşıyan Dolby Surround müzik sistemi otomobilin en önemli artılarından. Müzik sistemindeki hard diske yüklenmiş olan Grace Note bilgi bankası sayesinde araç yüklediğiniz tüm CD’leri tanıyor ve hemen hard diske kaydediyor. Arka yolcular için tavana yerleştirilmiş uzaktan kumandalı ve LCD ekranlı multimedya kit aracın artılarından.

Sonuç olarak eğer gerçekten araziye de çıkacaksanız Land Cruiser Prado, Toyota’nın bu konuda herkesin üzerinde uzlaştığı arazi kabiliyetine sahip. Bu otomobili tavsiye ederim.

Bagajda iki koltuk daha var
Özellikle kalabalık ailelerin çok hoşuna gidiyor 7 koltuklu otomobiller. Prado’nun dev bagajında iki ekstra koltuk saklanıyor. Kapandıklarında tamamen kaybolmaları büyük avantaj. Elektrik kontrollü olmaları da ekstra kolaylık sağlıyor.

Otoyolda bir parça isteksiz
Prado’nun 173 beygir gücünde 3.0 litrelik dizel motoru 5 ileri otomatik şanzımanla kontrol ediliyor. Araç, otoyolda ani hızlanmalarda bir parça isteksiz davranıyor. Şehir içinde ise otomobilin yüksek torku devreye girip bu açığı hissettirmiyor.

Adeta no-frost buzdolabı
Ben hayatımda bu kadar çabuk ve gerçekten bu kadar fazla soğutabilen bir araç buzdolabı görmedim. Bir şişe içeceği yarımsaatte ciddi ciddi soğuk kıvama getirebiliyor. Derinliği ile de 6 kutu içecek alabiliyor. Bu özellik otomobilin en gerekli özelliklerinden.

Artılar
Dolby Surround ses sistemi
3.0 litre motorun arazide çok işe yarayan yüksek torku
Gerçek arazi performansı
Yolcu kabinindeki onlarca teknolojik cihaz
7 koltuk olması

Eksiler
Çok da güncellenmeyen dış tasarım
Yüksek fiyat
Şanzımanın 5 ileri olması

Related Posts with Thumbnails